Enstitümüz bilim, din, eğitim, öğretim konularında yapılan araştırmalara, verilen eserlere kıymet vermektedir. Bunun için sürekli bir öğrenme ve öğretme faaliyeti içinde olacaktır.
Eğitim: Enstitümüz bilimsel çizgide ele aldığı konuları dinin getirdiği esaslarla birleştirmek ve bu sayede insanların maddi ve manevi yapılarına hitap edecek söylemler ve eserler üretmek istemektedir. Meşhur ifade ile ilimsiz dinin ve dinsiz ilmin hep eksik kalacağı anlayışı ile tabiat kitabını iki yönlü okumayı tercih etmektedir.
Araştırma: Enstitümüzün en temel vasfılarındır. Yapılan çalışmalarda ilahi kitaplardan ve modern bilimlerden en güzel şekilde istifade etmek amaçlanmaktadır. Ayrıca yazılacak özgün makaleler de çıkarılacak olan hakemli dergide okuyucuya ulaştırılacaktır. Kur’an tefsiri kapsamında ayetlerin işaret ettiği hakikatler, bilimin izah edici dili ile her zamanı kapsayıcı bir özellikte ele alınmakta ve zor anlaşılan konular dilin incelikleri içinde en anlaşılır şekilde yazılmaktadır.
Bilim: Bilim geldiği son noktada insana, kainata ve yaratılışa ait veriler ayetlerle birlikte yoruma tabi tutulmaktadır. Bilim, kainat kitabının farklı dillerde okunmasından ibarettir. Bilim her devirde insalığa rehber olmuş ve bilimle devam eden toplumlar çağdaşlarını hep geride bırakmışlardır. İnsanlığın gerçek huzuru da bilimin rehberliğinden geçmektedir.
Öğretim Metotları: Bu bölüm Enstitü çalışmalarımızın en önemli kısmını teşkil etmektedir. Çünkü metot olmadan öğretim mümkün değildir. Kur’an ayetlerini kainat ayetleri ile izah edilmesi, bir bakıma Kur’an’ın kainatı izah ve tercüme etme biçimi ile doğrudan ilgilidir. Bu noktada Enstitü olarak Suat Yıldırım’ın Fenni Tefsir Usulü makalesi esas alınmıştır. Bu makale sitemiz kaynaklar bölümünde sizlere takdim edilmiştir. Ayrıca tefsir çalışmalarında yine Yıldırım’ın meali temel eser olarak tanınmıştır.
Din: Din, insanlık tarihi boyunca var olmuş bir olgudur. İnsanın dünya serüveninde yol gösterici kurallarla donatılmış din hem ahlak hem hayat düsturları manzumesidir. Herkesin tuttuğu yol ve hayat tarzı bir din olabilir ve dünya üzerinde insanların gelenek halinde devam ettirdikleri pek çok din vardır. Ancak hak din, değişmeyen ve ilk insandan bu yana söylenen gerçekliktir. Bu gerçeklik ilahi kitaplar ve elçiler ile tasdik edilmiştir. Din hakikatlerinin yok olması pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Bu nedenle Enstitümüz, dinin hayat, bilim ve doğrularla olan ilgisini aklın ve vicdanın süzgecinden geçirmek suretiyle sunmayı amaçlamıştır.
